23 Temmuz 2008

Önemli konular (part 2)

Bir kaç dakika sonra Armand'ın çalışma odasının kapısının önündeydiler. İki kardeş de birbirlerinin kapıyı çalmasını beklercesine birbirlerinin suratlarına bakıyorlardı. Anton bile bir an önce babasıyla konuşmak istiyor olsa da, yıllar sonra karşısına çıkmaktan gerçekten çekiniyordu.

Babaları dünyanın en zengin ve en güçlü adamlarından birisi olsa da çocuklarına babalık etme konusunda pek başarılı olamamıştı. İki kardeş de baba figürü olarak, emekli bir Watcher olan yaşlı Victor'ı görmüşlerdi. Ancak az önceki karşılaşmalarından beri Victor'ın ağzından tek kelime çıkmamıştı.

Anton ve Dom gözlerinin içine bakarak birbirlerine kapıyı açtırmaya mı çalışıyolardı bilmiyordu ama Victor'ın bu çocukça işlerle kaybedecek vakti yoktu.

Armand'ın kalın sesi geldi içeriden "Gir!" diye emredercesine.

Dom tek kaşını kaldırarak Anton'a baktı. Anton kaderine teslim olmuşcasına iç geçirdi ve kapıyı açtı.

Armand duvarları kitaplarla kaplı devasa çalışma odasında yalnızdı. Masasının başında ufak bir parşömente bakıyordu elindeki büyüteçle. Kapının açıldığını duyunca tek gözüyle hala kapıda dikilip kendisini izleyen oğullarına baktı.

Victor Dom'u sırtından hafifçe ittirerek odaya sokmasa ikisinin de yerlerinden kıpırdamaya niyeti yok gibiydi. Anton ceketini düzeltirken, Dom üzerinde deri yelekten tozları silkmeye çalıştı beceriksizce. Anton yüzüne bir gülümseme uydurmuş olsa da Dom her ne yaparsa yapsın babasının gözüne giremeyeceğinden pek çabalamıyordu aslında.

Elindeki parşömenti ve büyüteci bir kenara bırakarak yavaş yavaş oğullarına doğru yürümeye başladı. 2 hafta önce 75 yaşına girmişti Armand ve 75 yıldır olduğu gibi yine yüzünde bir memnuniyetsizlik ifadesi vardı. Ama oğullarını yıllar sonra karşısında görmek gözlerinin içinin parlamasına sebep olmuştu.

"Merhaba baba" dedi Anton. Sesindeki çekingenliği ve hafif çocukça tınıyı gizleyememişti. Ağzının bir kenarıyla gülümsemekten kendini alamadı Armand.

"Hoşgeldin evlat" dedi "Konuşmamız gereken önemli konular var"

Bu sırada Dom olabildiğince kenarda, babasının gözüne ilişmemeye çalışıyordu. Anton'dan sonra sıra kendisine gelecekti biliyordu ve babasıyla konuşacağı konular gerçekten aç karnına çekilir şeyler değildi. Gözleriyle Victor'ı aradı, aileden olmayan birisinin karşısında babası rezalet çıkartamazdı nasılsa.

Victor, kardeşleri odaya soktuktan sonra kendisine verilecek bir emir beklemiş ancak Armand'dan ses çıkmayınca kapıya yönelmiş çıkmaya hazırlanıyordu. Kapıyı çekerken Armand'ın "Victor" dediğini duydu "İçeri gel, konuşacaklarımız seni de ilgilendiriyor".

2 yorum:

Ayna-i Marzî dedi ki...

Silva bir döndü pir döndü. Valla hikayeyi beğendim ve merak ettim devamını. bu hızla gelir diğerleri de sanırım =)

DhargaN dedi ki...

victoru niye ilgilendiriy ki yea...